Bugün Ortadoğu basınında Türkiye’ye dair dikkat çeken bazı haberler yer aldı. Özellikle İsrail basınında çıkan haberlerde, Türkiye’nin bölgede oynadığı rolle ilgili farklı bakış açıları öne çıkıyor. İsrail Başbakanı Netanyahu’nun açıklamaları ve İsrail-Türkiye ilişkilerindeki olası gerginlik, dikkatle takip edilmesi gereken konular arasında. Şimdi bu haberlerin detaylarına bakalım:
Netanyahu’nun hayal kırıklığı ve Türkiye ile artan gerilim
Haaretz gazetesinde yayımlanan bir haberde, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun, Doha’da gerçekleşen ve ciddi sonuçlar doğuran bir saldırı hakkında açıkça duyduğu hayal kırıklığına yer verildi. Netanyahu’nun ifadelerinde Türkiye ve Mısır gibi ülkeleri hedef aldığı ve doğrudan tehditlerde bulunduğu belirtiliyor. Haberde ayrıca, Netanyahu’nun bu tarz “tehlikeli oyunlarının” İsrail halkı için ağır bir bedel oluşturabileceği yorumu da yapılıyor. Burada İsrail tarafının, Türkiye gibi ülkeleri çuvalın içine koyup suçlamasının bölgede sorun çözmeye değil, aksine daha fazla yangın çıkarmaya hizmet ettiğini söylemek mümkün. Barışın dilinden ne yazık ki hâlâ kopuk bir vizyon! Detaylarını okumak isteyenler için haberin linki:
Haaretz – Netanyahu’s frustration could lead him to dangerous new realms
Türkiye, İsrail’in radarında mı? Olası sonuçlar
Aynı gazetenin başka bir makalesinde ise, İsrail’in son dönemde Katar’a yönelik yaklaşımından sonra Türkiye’yi radarına alabileceğine ilişkin yorumlar yapıldı. Eğer İsrail, Türkiye ile daha büyük bir gerilimin fitilini ateşlerse sonuçlarının sadece bölgesel değil, küresel bir etkisi olabileceği belirtiliyor. “Stratejik bir deprem” yaratabilecek bir çatışmanın, Orta Doğu’nun dengelerini değiştireceği ve hatta dünya politikasını etkileyebileceği yorumu yapılmış. Türkiye’nin bölgede yükselen aktör olması, elbette bazılarını rahatsız etmiş gibi görünüyor. Ama unutmasınlar ki, Türkiye’nin dostluğu da, hasımlığı da bedelsiz değildir. Haber için link:
Haaretz – Turkey could be next in Israel’s cross-hairs after Qatar
Bugünkü yazıda öne çıkan haberler bu şekildeydi. Türkiye’nin dış politikasına yönelik spekülasyonlar ve yorumlar, ister istemez dünya basınında dikkat çekmeye devam ediyor. Ancak burada önemli olan, ülkemizin güçlü vizyonunu ve dik duruşunu muhafaza etmesidir, inşaallah hep öyle de olacaktır.