Bugünkü Yunan basını, Türkiye ile ilgili çeşitli konuları ele almış. Türkiye-Yunanistan ilişkilerinden denizlerdeki iş birliğine, Kıbrıs konusunda dolaylı göndermelerden göç meselelerine kadar geniş bir yelpazede haberler dikkat çekiyor. Kimisi dostane bir yaklaşım sergilerken kimisi de bilindik taraflı tonunu koruyor. Şimdi haberleri tek tek inceleyelim.
Ta Nea: Yunanistan Başbakanı Kyriakos Mitsotakis’in, Fransa’nın Nice şehrinde düzenlenecek Birleşmiş Milletler Okyanus Konferansı kapsamında yapacağı konuşmada deniz ve okyanusların korunması konusunda atılacak yeni adımları duyurması bekleniyor. Bu kapsamda “Deniz Parkları” projesi öne çıkarılıyor. Yunanistan’ın çevreyi ne kadar önemsediğini görmek güzel tabii. Ama bakalım bu “kapsayıcı duyarlılık” kendi komşusunun deniz haklarına gelince de aynı seviyede kalabilecek mi? Ayrıca, Mitsotakis ve Erdoğan’ın NATO zirvesinde bir araya gelme ihtimali de gündemde. Görüşmelerin “casus belli” gibi sorunlu konuları çözmekte ne kadar yapıcı olacağını hep beraber göreceğiz.
Kaynak
Kathimerini: Gazete, 1700 yıl önce İznik’te gerçekleştirilen Birinci Konsil’in yıl dönümünü kutlayan bir habere yer vermiş. Tarihin derinliklerinden çıkarılan böyle konular her zaman ilginçtir, ama güncelden kaçışı temsil ettiğini de söylemeden geçmeyelim. Ayrıca Kathimerini’de bir diğer röportajda, göç meselelerinde Avrupa-Türkiye ilişkilerine ve 2016 göç anlaşmasının geleceğine değinilmiş. Türkiye’yi sürekli Şengen’in dışında tutup, göç konusunda her sıkışıldığında imza gerekli bir ortak olarak görmek… İşte Avrupa mantığının sihirli formülü.
Kaynak
Kaynak
Ekathimerini: Gazete, Avrupa’nın savunma açıklarının ne şekilde Türkiye ile ortaklıklar yaratabileceğine dair bir analiz sunmuş. Avrupa’nın tarih boyunca kendi savunma zafiyetlerini anlaması genelde uzun sürmüştür, ama ne zaman gerçek tehlike çanları çalsa “birlik ve beraberliğe” davet kaçınılmazdır. Türkiye’nin jeopolitik dengelerdeki kritik rolünü fark etmeleri anlamlı ama laf değil, icraat görmek önemli.
Kaynak
Bugünün öne çıkan haberlerinde satır aralarını okuduğumuzda, bir yandan Yunanistan’ın diplomatik oyunlarındaki manevralarını izlerken diğer yandan ortak sorunlarda diyalog ve iş birliği kapılarının açık tutulması gerektiğini bir kez daha görüyoruz. Umarım komşular arası ilişkiler, hırslardan çok ortak faydanın gözetildiği bir yolda ilerler.