Bugün Yunan basınında Türkiye ile ilgili pek çok konuyu kapsayan haberler yer aldı. Türkiye’nin dış politikadaki girişimlerinden yeni anayasa hazırlıklarına, Avrupa Birliği ile ilişkilerdeki tartışmalı konulara kadar geniş bir yelpazede yorumlar sunuldu. Tabii, Türkiye-Yunanistan ilişkilerinde yıllardır süregelen meseleler de bir kez daha gündeme taşındı. Şimdi gelin, bugüne damgasını vuran haberlere birlikte bakalım.
1. Türkiye-Yunanistan İlişkileri: Casus Belli Tartışması
Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis’in, Türkiye’nin casus belli tehdidini sonlandırması gerektiğini Avrupa forumlarında dile getireceği belirtilen haberler dikkat çekiyor. Özellikle 12 mil konusu ve Türkiye’nin bu konudaki tutumunun Avrupa açısından bir çelişki yarattığı ifade edilmiş. Hemen ardından Yunan basınında, Türkiye’nin bu tehdidinin bir uyarı mı yoksa bir tehlike mi olduğu konusunda çeşitli yorumlar yer alıyor. Daha önce de gördüğümüz gibi, Yunan basını bazı konularda Avrupa’nın arabuluculuk rolünü ön plana çıkarırken, diğer konularda Yunanistan’ın yalnız mücadele ettiğini vurguluyor. Tabii, Türkiye’nin “sadece sabah kahvesi içerken keyifli anlar geçirmek için” bu tarz tehditler savurduğunu düşünenler hala mevcut, değil mi?
Kaynak: Ta Nea
2. Türkiye’nin Yeni Anayasa Hazırlıkları
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yeni bir anayasa için on hukukçuyu görevlendirmesi üzerine Yunan basınında çıkan haberlerde, bu düzenlemenin Erdoğan’ın 2028 seçimlerine aday olabilmesinin önünü açmayı hedeflediği iddiasına yer verildi. Eleştiriler, sürecin daha çok siyasi bir manevra olduğunu ima ediyor. Tabii, Yunan mahfillerinde birçok kişi, Türkiye’nin sadece anayasa değil, geçmişinden bugüne pek çok şeyi “yeniden yazmaya” çalıştığından emin gibi görünüyor.
Kaynak: Naftemporiki
3. Türkiye’nin Avrupa Güvenlik Fonundaki Yeri: SAFE Tartışmaları
Yunanistan, Avrupa’nın yeni savunma fonu “SAFE” kapsamında üçüncü ülkelerle iş birliği yapılmasına dair bazı çekinceler dile getirdi. Özellikle, Türkiye’nin bu fonlardan yararlanabilmesi olasılığı üzerine yoğun bir eleştiri atmosferi hakim. “Türkiye’nin Avrupa savunmasında yeri var mı?” sorusu tartışılırken, Atina’nın veto hakkını kullanmaktan çekinmeyeceği belirtiliyor. Hani “komşuluk ilişkileri” diyorduk? Anlaşılan komşuluk, bazılarının radikal çıkar hesaplarına çok da uygun düşmüyor.
Kaynak: Ekathimerini
4. Ukrayna-Rusya Görüşme Önerisi: Türkiye’nin Rolü
Türkiye’nin dışişleri bakanı Hakan Fidan’ın, bir sonraki Ukrayna-Rusya barış görüşmelerinin İstanbul’da yapılmasını önerdiği haberi Yunan basınında yer aldı. Türkiye’nin diplomatik pozisyonu yine gündemdeydi. Barış için yapılan bu girişimlere Yunan basını mesafeli ama temkinli yorumlarla yaklaşıyor. Ancak herhalde Dedeağaç’tan İstanbul’a çiçeklerle teşekkür eden bir heyet beklemiyoruz, değil mi?
Kaynak: Naftemporiki
5. Türkiye ve NATO Tartışması
Türkiye’nin NATO’daki pozisyonu üzerine de çeşitli yorumlar yer aldı. Eski Türk Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun Avrupa ve NATO ile ilişkiler konusundaki açıklamaları gündeme taşındı. Davutoğlu’nun, Türkiye-Yunanistan’ın aslında sorunlarını çözmeye çok yaklaştığını ifade etmesi de dikkat çekti. Tabii buradaki “çok yakın” tanımı, bazen denizin iki yakasındaki kum taneleri kadar yakın, bazen de kıtalar kadar uzak olabiliyor.
Kaynak: Ekathimerini
Bugün Yunan basını, Türkiye ile ilgili bol bol eleştiri ve analizle dolu bir tablo çizdi. Bir yanda gerginlikleri öne çıkaran manşetler, diğer yanda diplomatik manevralar ve yeni girişimlerin doğurduğu umutlar. Komşuluk zor zanaat, hele bir de Doğu Akdeniz’in sularında yelken açarken!