Bugün Yunan basınında Türkiye’yle ilgili yine oldukça geniş ve farklı yelpazede haberler yer aldı. Kimisi doğrudan Türkiye’yi eleştiren jeopolitik yorumlarla doluyken, kimisi Suriye ekseninde bölgesel dinamiklere dair değerlendirmelerde bulundu. Ayrıca Avrupa güvenliği ve Türkiye’nin dış politika hedefleri de tartışıldı. Gelin, Yunan gazetelerinin gözüyle bu haberlere birlikte bakalım.
Türkiye’nin Bölgesel Güç Olma İddiası
Yunan gazetesi Ta Nea, Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın Financial Times‘a verdiği röportaja geniş yer ayırmış. Fidan, Türkiye’nin Avrupa güvenliğinde oynayacağı role vurgu yapmış ve “cin lambadan çıktı, artık geriye koyamazsınız” ifadeleriyle Türkiye’nin güçlü bir bölgesel aktör olma iddiasını yinelemiş. Kendisi, PKK/YPG’ye karşı öne sürülen planlardan, Suriye’nin güvenliği için Türkiye’nin inisiyatif alabileceğine dikkat çekerek, yeni bir bölgesel güvenlik düzeni öneriyor. “Avrupa, Türkiye’yi hafife almamalı” mesajı mı bu? Peki, Yunan basını neden bunu biraz alaycı bir dille aktarır gibi? Çünkü dostlar, “Türkiye yine kendi liderlik hayallerini peşine takılmış durumda” diye bir alt ton hissediliyor.
Avrupa’nın Güvenliği ve Türkiye’nin Rolü
Naftemporiki, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Avrupa Birliği’ne yönelik mesajlarını ön plana çıkarmış. Erdoğan, hem Avrupa güvenliğinin tasarlanmasında Türkiye’nin yer alması gerektiğini vurgulamış hem de AB ile üyelik müzakerelerinin yeniden canlandırılmasını istemiş. Yine o bildik talep: “Beni Aranıza Alın”! Yunan basını, bu çağrıyı biraz “Eski şikayetçi komşunun nostaljisi” gibi ele alıyor ama tabii işin içinde jeopolitik hesaplar varken bu üsluplar da beklenir.
ABD’nin Türkiye’yi “Ortadoğu Dosyasına” Taşıma Tartışması
Kathimerini, Washington’da sunulan yeni bir yasa taslağına dikkat çekmiş. Buna göre Türkiye’nin AB ile ilişkilerden ziyade Ortadoğu meseleleri bağlamında konumlandırılması öneriliyor. ABD’li vekiller Gass Bilirakis ve Brad Schneider tarafından sunulan bu teklif, Türkiye’nin daha fazla “Ortadoğu’ya ait” olduğunu savunuyor. Bence buradaki asıl mesaj şu: “Türkiye, artık AB üyeliği beklentisini bırakmalı ve daha gerçekçi bir yere bakmalı.” İşte, taraflı bir bakış açısıyla yazılan başlıkların doruk noktası!
Suriye’deki Çatışmalar ve Türkiye’nin Duruşu
Suriye’nin Lazkiye bölgesinde patlak veren çatışmalarda 185’ten fazla kişinin yaşamını yitirdiği haberleri, Türkiye’nin de tavır almasıyla Yunan basınında yankı bulmuş. Kathimerini, Türkiye’nin bu çatışmalara karşı “Suriye’nin barışını bozmayın” şeklindeki mesajını öne çıkarmış. Tabii, bu tür diplomatik söylemler Yunan basınında sıkça “Türkiye’nin rol kapmaya çalışması” olarak yorumlanır. Biraz burun kıvırmayı da eksik etmemişler tabii.
Türkiye’nin Demir Duvar Projesi ve Yunanistan’ın Tepkisi
Kathimerini, Türkiye’nin Edirne sınırında inşa edeceği demir duvar projesini yorumlamakta gecikmemiş. Yazar, bunun Türkiye’nin sınır güvenliği arayışından ziyade simgesel bir gösteri olduğunu ve Ege’nin iki yakasında zaten var olan duvarlara bir yenisini ekleyeceğini savunuyor. Şöyle bir eleştiriyi de eklemekten geri durmamışlar: “Türkiye, yıllarca Yunanistan’ı duvar örmekle eleştirdi ama şimdi aynısını yapmak istiyor.” İlginç bakış açısı, değil mi?
Sonuç
Bugünkü haberler hem bölgesel güvenlik meselelerine hem de Yunanistan’la Türkiye’nin jeopolitik algılarındaki derin farklara ışık tutuyor. Yunan basını, çoğu zaman Türkiye’nin uluslararası arenadaki adımlarını alaycı bir dille ele alıyor, ancak dikkat edilmesi gereken nokta şu: Türkiye’nin bölgesel politikası, sadece eleştiriden ibaret bir tartışma konusu olmaktan öte, gerçekten de bölgedeki dengeleri etkiliyor. Denizin diğer yakasından Yunan gözlükleriyle bakmak böyle işte…